MENFAAT ÜZERİNE...

 

 

“Hiç kimse bir köpeğin başka bir köpekle adil bir kemik değiş tokuşu yaptığını görmemiştir. Aynı şekilde, hiç kimse bir hayvanın başka bir hayvana hareketlerle ya da kendi doğal sesiyle , ‘ bu benim, o senin’ ;  ‘sendekine karşılık kendiminkini sana vermek istiyorum’ dediğini görmemiştir. Bir hayvan bir insandan ya da başka bir hayvandan bir şey almak istediğinde , o insanın ya da hayvanın yardım etmesini sağlamak için onu kandırmaktan başka yol bilmez. Köpek yavrusu anasına yaltaklanır, yemek yiyen efendisinin onu da görmesini isteyen spanyel bin türlü şaklabanlıkla dikkat çekmeye çalışır. Bazen insanın da kendi hemcinslerine karşı aynı oyunlara başvurduğu olur, istediğini yaptırmak için başka bir yolu kalmayınca türlü yaltaklanmalar, alçaltıcı hareketlerle karşısındakini yumuşatmaya çalışır.”

Adam Smith

 

 

Menfaat = Çıkar

Menfaatçilik = Bencillik = Egoizm

 

Menfaat bazı insanların değil tüm insanların yoğrulduğu hamurun mayasıdır...

İnsan bu maya ile var olmuştur...

Böyle yaratılmış, böyle dünyaya gelmiştir...

“İnsan tabiatını kaşıkla atsa bile geri gelir.”

 (Naturam expelles furca, tamen usque recurret.)

Horace

Menfaat her zaman veya çoğunlukla kötülenen bir kavramdır...

Aslında menfaat öyle kötü bir şey değildir...

Bireysel menfaatin olmadığı bir yerde toplumsal menfaat olmaz, olamaz...

“Akşam yemeğimizi kasap, biracı veya fırıncının iyilikseverliğine değil, fakat onların şahsi çıkarlarına borçluyuz. Biz onların insani duygularına değil, kendi çıkarımıza bakarız. Ancak onlarla konuşurken, kendi çıkarlarımızdan değil, onların sağlayacağı çıkarlardan ve avantajlardan sözederiz. Dilencilerden başka hiç bir kimse başkalarının merhamet duygularına daha çok güvenme yolunu seçmez. Hatta dilenciler bile tamamen bu tür bir duyguya sahip değildirler.”

Adam Smith

Bireysel menfaat olmazsa insanlar daha fazla çalışmazlar ve üretmezler...

Üretim olmayınca ekonomik gelişme olmaz..

Ekonomik gelişme olmayınca da refah olmaz...

 “Her birey, sahip olduğu sermayeyi en yüksek üretim sağlayacağı sanayiye yönlendirir, bunun bir sonucu olarak emek toplumun gelirinden alabileceği en yüksek payı alır. Birey , bunu yaparken , ne toplumun çıkarını artırmayı amaçlar, ne de bunu ne ölçüde yaptığını bilir. Birey, sadece kendi özel çıkarını gözetir ve bu amacını gerçekleştirirken görünmez bir el onun hiç düşünmediği başka amaçlara da hizmet etmesini sağlar. Birey kendi çıkarını gözeterek toplumun çıkarına hizmet etmiş olur ve bireyin bu hizmeti eğer topluma hizmet etmeyi amaçlamış olsaydı yapacağı hizmetten  ve katkıdan daha fazla olur.”

Adam Smith

Menfaatin bireysel ve toplumsal yararlarını inkar edemeyiz ve yadsıyamayız...

Ancak menfaat sosyal sermayesi düşük bir toplumda zararlı olmaya başlar ve toplumun değerlerini yok eder...

Menfaatle  kapitalizm büyür ve genişler... İstekler, ihtiyaçlar bitmez ve sınır tanımaz...

İşte bu noktada insanlar hayatta kalabilmek için, satın alabilmek için, yaşam standartlarını arttırabilmek için mücadele ederler...

Başlangıçta iyi neticeler veren  menfaat, bu defa insanı ve toplumu bozar...

Menfaatle birlikte para, mal-mülk, servet ortaya çıkmış ve büyümüş olsa da bu defa değerler yok olmaya başlar...

Menfaat sonuçta toplumdaki bireyleri esir alır, bencilleştirir, aç gözlü yapar...

Bu toplumun çökmesi demektir.

Sosyal sermayenin çöküşüdür bu...

 

Kapitalizmin önlenemez ve kontrol edilemez bir gelişimini hep birlikte seyrediyoruz....

Seyretmekten öteye yaşıyoruz...

Varlık içinde değerlerimiz yok oluyor...

Biz yok oluyoruz...

İnsanlık yok oluyor...