ÖLÜMSÜZLÜK ÜZERİNE

 

 

 

  

Bildiğimiz bir hakikat var ise o da ölümdür...  Ölüm bir gerçektir, gerçekliktir...

İnsan ölümsüz değildir...

İnsanın bedeni ve ruhu yok olup gider...

Ruhun tekrar yeniden bir bedende hayat bulması bilgimiz-ötesi bir düşüncedir... Gerçeklik olarak kabul edemeyiz...

 

HİZMETLERİ VE ESERLERİ İLE ÖLMEYEN İNSANLAR VARDIR...

 

Dili, dini, rengi, milleti ne olursa olsun  içimizde yaşayan insanlar vardır... 

Bir Louis Pasteur... 19. yüzyılın ortalarından itibaren insan ömrü ortalaması yaklaşık olarak iki katına çıkmıştır... Bebek ve çocuk ölümleri ciddi anlamda azalmıştır... Koruyucu aşı tekniğini geliştiren ve bir çok buluşa imza atan bu insan benim gözümde ölümsüzdür çünkü ölüme meydan okumuştur!  Onun açtığı yolda başkaca aşılar bulunmuştur...

Bir annenin dokuz ay karnında taşıdığı bir bebeğin hayata geldikten sonraki ölüm riskini önemli ölçüde ortadan kaldıran Pasteur ve diğer bilim adamlarıdır... Erken ölümlerin önüne geöen bir ölümsüz insan!  Gerçek ölümsüzlük budur işte!...

***

Bir ampül... İnsan yaşamına bundan daha büyük bir hizmet ne olabilir ki?

Thomas Edison... ve onunla birlikte bu aydınlığa katkı sunan diğer ölümsüz insanlar.. Hiram Maxim, Joseph W. Swan.

Ampülün mucidi: Thomas Edison

Buluşlarıyla, yaratcılıklarıyla, düşünceleriyle, eserleri ile evrene, insana ve yaşama katkılar sunmuş büyük insanlar...

 

ŞEHİTLER ÖLMEZ...

 

Her insan ölür... Ölümsüzlük hiç kimseye bir ayrıcalık ve imtiyaz olarak verilmemiştir... 

Ölüm adalettir ve onun için güzeldir... Herkes ölür!...

Peki şehitler ölmez mi?

Üstündeki üniforma, hangi amaç uğruna öldüğü, nerede ve nasıl öldüğü fark etmez!

Şehitler de ölür!

Kur'an da ifade edildiği gibi: "her nefis ölümü tadacaktır."

***

Hayali sınırlar uğruna savaşlar ve ölümler...

Gencecik evlatlar...

Sönen ocaklar...

Sandıkta kalan çeyizler...

Ellerde yakılı kalan kınalar...

Duvarda asılı kalan resimler....

Türküler... Ağıtlar...

Törenler... Seremoniler...

***

Peki  "şehitler ölmez"  neden bir kutsalımızdır?

Doğruyu bazen kendinize bile itiraf edemiyorsunuz!

Söyleyemiyorsunuz! Anlaşılamamaktan Korkuyorsunuz! Linç edilmekten korkuyorsunuz?

***

Kan ve ölümle birlikte yaşayan bir milliyetçilik ve şovenizm...

Kan ve ölümle birlikte yaşayan bir sözde vatanseverlik ve yurtseverlik...

Kandan ve ölümden beslenen bir oy avcılığı!...

ve kutsallaştırılmış bir slogan....

 "vatan bölünmez, şehitler ölmez"

***

Şehir nedir? Şehit kime nedir?  Kimlere şehit denir? Herkes şehit olabilir mi?

Allahü teâlânın emirlerine uygun ticaret yapanlar. (Tirmizi)

Gıda maddelerini ucuza satanlar. (Deylemi)  Şehit midir? Şehit olabilir mi?

Hayvandan düşüp ölenler. (İ. Süyuti) Şehit midir? Şehit olabilir mi?

Yol kesiciler, şehir eşkıyası tarafından öldürülenler. (Taberani) Şehit midir? Şehit olabilir mi?

Soğukta gusledip ölenler. (İ. Hasan) Şehit midir? Şehit olabilir mi?

Aşık olup, aşkını gizleyip ve iffetini koruyup ölen şehit olur. (Hakim)

Suda boğulan, yangında ölen, garip, kimsesiz olarak ölen, zehirli hayvan sokarak ölen, iç hastalıklarından ölen, duvar ve enkaz altında kalarak ölen, kocasını kıskandığını gizleyen kadın, kendinin, din kardeşinin ve komşunun malını savunurken öldürülen, emr-i maruf ve nehy-i münker yaparken öldürülen kimse şehittir.  (İbni Asakir)

***

İslam dininin ana kaynağı Kur'an'dır ve Kur'an'da yaklaşık 10 ayet içerisinde kimlerin şehit olarak kabul edilebileceklerine dair hükümler vardır... Hal böyleyken şehitlik müctehidlerin elinde anlamını ve manasını yitirmiştir!... Tefsirler... Yorumlar... Eklemeler... İlaveler... 

Asıl tehlike ve büyük yanlış siyasetin meseleye dahlidir!

Ölüm üzerinden siyaset yapmak!...

Ölüm ve kan üzerinden oy devşirmek!...

Şehadet ve şehitlik üzerinden politika yapmak!

Şehadet nedir? Şehit kime nedir? Kimlere şehit denir?

Dedim ya!...

Doğruyu bazen kendinize bile itiraf edemiyorsunuz!

Acı olan da budur!

Üzüntü veren de budur!...