OTORİTERİZM VE TOTALİTERİZM ÜZERİNE

 

 

 “Her türlü otorite alçaltıcıdır. Otorite kullananları da, üzerinde otorite uygulananları da alçaltır... Belli bir sevecenlikle ve bazı ödüller ve karşılıklarla birlikte uygulandığında insanı ürkütücü derecede ahlaksızlaştırır. Bu durumda insanlar üzerlerindeki korkunç baskının daha az bilincine varırlar ve böylece yaşamlarını, evcil hayvanlar gibi, herhalde başka insanların düşüncelerini yansıttıklarının bile farkına varmaksızın, başka insanların standartlarına göre yaşayarak, pratikte sanki başka insanların giymekten vazgeçtikleri eski elbiselerini giyermiş gibi ve tek bir an için dahi kendileri olamayarak, tatsız, tuzsuz bir rahatlık içinde yaşamlarını sürdürürler. İyi bir düşünür, ‘Özgür olacak insan uyumsuz olmalıdır’ der. Ve insanlara rüşvet vererek uyum göstermelerini sağlayan otorite de, aramızda dolaşan aşırı besili bir barbarlık türüdür.”

 

  

 

Tüm otoriter ve totaliter rejimler (sosyalizm, komünizm, faşizm, nasyonel sosyalizm, aşırı milliyetçilik pratoryanizm, despotizm vb.) anti-özgürlükçü ve anti-demokratik sosyal düzenlerdir.

 

Otoriter ve dikta rejimlerinde devlete ve onun temsilcisi durumunda olan “şefe”, “askeri cuntaya”, “diktatöre” itaat ve riayet emredilir.

 

Otoriter rejimlerden birisi olan faşizmde amaç, birey değil devlettir. Faşizmde ve aşırı milliyetçilik akımlarında milletin bir bütün olduğu ve bir otorite çerçevesinde toplanması savunulur.

 

Faşizm, devleti kutsal addeden, bireyleri ise devletin kölesi yapan bir diktatörlük rejimidir.

  

 

 

 “Hiç kimse tiranlık yönetiminin uzun sürmesini sağlayamaz.”

Seneca

 

“Tiranlık yönetimi en kötü yönetimdir.”

St.Thomas Aquinas

 

“Köleliğe karşı olan bir özgür insanım.”

Paul Jacop

 

“Totaliter rejimle demokratik sosyalizm arasındaki fark, istenmeden başkasına zarar vermek ile aynıdır.”

Wilhelm Röpke

 

“Üretimin, dağıtımın ve mübadelenin tamamen devletleştirilmesini isteyen kollektivist ekonomik planlama kaçınılmaz olarak totaliter tiranlığa dönüşür.” 

Friedrich A.von Hayek