UZUN BİR ÖMÜR

 

 

"Uzun ömür ancak gençliği uzatıyorsa arzu edilebilir, ihtiyarlığı uzatıyorsa arzu edilmez."

Alexis Carrel

 

   

_"Allah, uzun ömürler versin..."

 

Hemen arkasından...

 

_ Amin

 

Kim uzun bir ömre sahip olmak istemez ki!

 

İyi de ne kadar uzun?

Ne kadar sağlıklı?

Ne kadar huzurlu?

 

Sağlıklı ve ve huzurlu bir yaşamım olsun isterim herkes gibi...

Ama, eğer ayaklarım artık bedenimi taşımak da zorlanıyorsa ve ruhum da eskimişse çok fazla yaşamak istemem...

 

Allah kimseye muhtaç etmesin, el-ayağa düşürmesin temennisinde bulunurum herkes gibi...

 

***

 

İnsan Denen Meçhul kitabını okuyorum...  Nobel ödülü sahibi Fransız Alexis Carrel'in kaleme aldığı bir eser... Kendisi bir cerrah ve fizyolog... Kitabındaki şu satırlar doğrusu çok hoşuma gitti... Diyor ki: "Uzun ömür ancak gençliği uzatıyorsa arzu edilebilir, ihtiyarlığı uzatıyorsa arzu edilmez."

 

Sonra sayfalarda ilerledikçe şu cümle gözüme çarpıyor:

 

"Modern sağlık ömrü bir hayli uzatmışsa da hastalıkları yok etmekten uzaktır. Sâdece onların mahiyetlerini değiştiriyor."

Gerçekten de öyle... Tıp ve buluşlar insanın hizmetine sunuluyor...Modern insan bundan bir kaç asır öncesi ile mukayese bile edemeyecek kadar yeni sağlık imkanlarına sahip... Aşılar, ilaçlar, modern teçhizat, modern teknikler ve saire...  Ama modern insanın önünde fizyolojik ve biyolojik rahatsızlıkları giderecek buluşlar olsa da karşısında bilimin bile kolayca başedemeyeceği ruhsal/psikolojk sorunlar var ve bunlar giderek artıyor...

 

***

 

 

Seneca ile aynı kafadanım...

Uzun yaşamak için değil, onurlu yaşamak için varım...

Doğru yaşamak için varım...

Çalışmak ve üretmek için varım... Bir değer yaratmak... Katma değer...

Değerlere sahip olmak ve onlarla yaşamak için varım...

Gezmek, seyahat etmek,  hayatın acı ve tatlı yanlarını birlikte görmek için varım...

Yoksa uzun bir ömrün olmuş neye yarar!.