Tam istihdamı sağlamak, ekonomik büyüme ve kalkınmayı gerçekleştirmek, yerli sanayii korumak, kaynak kullanımında ve kaynak dağılımında etkinliği sağlamak, ekonomide dengeyi tesis etmek ve daha pek çok amaç için devletin ekonomiye yapacağı müdahalelerin kaçınılmaz bir sonucu vardır: SUNİ RANT

Ekonomide rantlar yaratan, bu rantları dağıtan, rant kollama faaliyetlerinin toplumda yaygınlaşmasına neden olan devlet müdahaleciğidir.

Rant kolama teorisinin ve konuda yapılan ampirik çalışmaların bize öğrettiği şudur: Devletin büyümesi, görev ve fonksiyonlarının genişlemesi rant kollama faaliyetlerinin artmasına neden olur. Rant kollama, aşırı devlet müdahalesinin bir sonucudur.

Rant kollamanın sosyal maliyeti israf, hırsızlık ve yağmacılıktır.Serbest ticareti engelleyen tarifeler, kotalar, lisanslar; yatırım ve ihracat  teşvikleri;  vergi imtiyazları, mali tekeller, transfer harcamaları ve daha bir çok müdahaleci iktisat politikası araçları "yasal soygun"ın gerçekleştirilmesine imkan sağlarlar.

Rant kollamanın ortadan kaldırılması için devletin ekonomiye yapacağı müdahalelerin azaltılması gerekir. Piyasanın tabii işleyişine bırakılması rant ekonomisinin alanını daraltır ve üretim ekonomisi sayesinde ekonomide verimlilik artışı sağlanır.

 

F.Bastiat

 

"Bugün vatandaşların can ve mal varlıklarını korumak amacıyla oluşturulmuş olan devletin, onları lütuf bekleyen, bir şeyler koparmaya çalışan bireyler haline getirdiği kuşkusuzdur. Tarım, sanayi, ticaret gibi kesimler devletten bir şeyler koparmak için çılgın bir yarış içindedirler. Herkesin gayreti devletten bir imtiyaz koparmak şeklinde özetlenebilir...Teşvikler ve tarifeler yoluyla devletten soygunculuk yapanlar sadece yasaları ihlal etmekle kalmazlar, aynı zamanda yasal araçlarla kötü işleri yaparlar...Eğer her iyi ve yararlı olanı teşvik edecek olursanız, bunun sınırını nasıl saptayacaksınız? Mantık çerçevesinde bir liste çıkararak tarım, sanayi, ticaret, refah ve eğitim için teşvik verilmesini mi talep edeceksiniz?

Sevgili halkım, sizler devlet tarafından soyuluyorsunuz. Bu şekilde ifade etmek kaba olabilir, fakat en azından yeterince açıktır."

Frederic Bastiat

 

 

© C.C. Aktan, 2002-2003.