MEVCUT SİSTEMDE YARDIMCI DOÇENTLİK ATAMALARINDAKİ USUL

(Üniversitelere Yakışmayan Uygulamalar!...)

 

Prof.Dr.Coşkun Can Aktan

 

 “...büyük insanlar,

tükenişin olduğu yerde değil,

bereketin olduğu yerde bulunurlar.

Çiçeğin değil,

meyvenin olduğu yerde bulunurlar.”

Lao Tzu[i]

 

“Filiz vermeyen tomurcuklar,

meyve vermeyen filizler vardır.”

Kongüçyüs[ii]

 

“Boş bırakılmış topraklar, gübreli ve bereketli iseler, yüz bin çeşit otlarla dolar. Yararlı olabilmeleri için onlara kazma vuruyor, işe yarar tohumlar ekiyoruz.”

Montaigne[iii]

 

Bir bilim insanı olarak üzülerek ve utanarak söylemeliyim ki, bugün mevcut sistemde yardımcı doçentlik atamalarındaki usul “ideal üniversite” düşüncesine hiç mi hiç yakışmıyor!...

Mevcut sistemde yardımcı doçent atamaları kabaca şu şekilde yapılmaktadır:[iv]

Yardımcı doçentlik kadrosu bölüm ve dekanlıkların isteği üzerine rektörlükler tarafından ilan ediliyor. Kadro ilanları genel olarak önceden o kadroya atanması düşünülen  kişi için yapılıyor.  Dekanlıklar, formalite gereği atamayı onaylayacak jüri tayin ediyor. Jüri üyelerinin birisinin başka bir üniversiteden olması şartı da kılıfına uyduruluyor. Tanıdık-bildik bir öğretim üyesi jüri üyesi olarak atanıyor. Bazı üniversitelerde neredeyse teamül haline gelmiş bir ilginç uygulama da yapıldığı görülüyor. Kadroya başvuran aday üstelik raporu da hazır yazarak jüri üyesini ziyaret ediyor ve formalite imza işleminden sonra jüri üyesinin raporunu elden fakültesine teslim ediyor...

Maalesef mevcut sistemde kuralların objektif olarak belirlenmemesi ve performans kriterlerinin önceden tespit edilmemiş olması bu tür uygulamaları yaygınlaştırıyor. Şüphesiz burada açıklanan uygulamanın her üniversite , her yönetici ve jüri üyesi için geçerli olmadığını belirtmemizde yarar var. Bazı üniversitelerde liyakat sahibi yöneticilerin (rektör, dekan vs.) çabaları ile üniversite içinde bazı kriterler oluşturulduğu görülmektedir. Fakat bu durumda bile bazı ciddi sorunlar ile karşılaşılmaktadır. Örneğin, bir üniversitede hiçbir objektif kriter esas alınmadan jüri üyelerinin takdiri kararları ile atama yapılırken, diğer bazı üniversitelerde kriterler doçentlik sınavında dahi olmayan katı kurallara (örneğin, SCI:Science Citation Index, SSCI:Social Science Citation Index , AHCI:Arts and Humanities Index tarafından taranan dergilerde makale yayımlanması şartı) bağlanmıştır.  Özetle mevcut sistemdeki sorunlar ve dahası yozlaşmalar şunlardır:

§         Bir çok üniversitede yardımcı doçentlik atamaları bir formaliteden ibarettir. Yabancı dil sınavları  ve bilimsel çalışmaları objektif kurallara bağlanmamıştır.

§         Üniversiteler arasında atama kuralları ya da kriterleri konusunda bir standardizasyon sözkonusu değildir.

§         Yardımcı doçentlikte maksimum atama süresi 2547 sayılı yasada 12 yıl olarak belirtilmiştir. 12 yıllık süre 28. 06. 2000 tarih ve 4584 sayılı yasa (sayı:24093 mükerrer Resmi Gazete ) ile kaldırılmıştır.  Yardımcı doçentlik ünvanı ile akademik kariyerini tamamlayan çok sayıda kişi bulunmaktadır.

Ne yapılmalı?

§         Yardımcı doçentlik atamaları geliştirdiğimiz APDS çerçevesinde gerçekleştirilmelidir.[v]

§         Yardımcı doçentlikte atama süresi  önerdiğimiz APDS çerçevesinde diğer akademik ünvanlar için de geçerli olan 10 yıl ile sınırlı tutulmalıdır. Bu sürenin sonunda bir başka üniversitedeki yardımcı doçent ya da doçent kadrosuna başvuru yapılabilir. Bir başka üniversitede yardımcı doçent kadrosuna atama yapılması halinde görev süresi sonunda tekrar aynı ünvana yönelik bir kadro için başvuru yapılamaz.

Önemle belirtelim ki, bu iki kriter bilim insanı olma yolunda önemli bir aşamada bulunan yardımcı doçentlerin performanslarının arttırılması için gereklidir.

Sonuç olarak tekrarlamak gerekirse;

Mevcut sistem hiçbir şekilde ahlaki değildir. Takdiri ve keyfi jüriler oluşturularak bilim adamı yetiştirilmesi asla doğru değildir.

Diğer bir önemli husus, akademik rekabet ve akademik hareketlilik (mobilite) ile ilgilidir. Mevcut sistemde rekabete açık değildir. Kadro ilanları, o üniversitede görev yapan ve kadroya atanması düşünülen kişiler için açılmaktadır. Dışarıdan birisinin kadroya başvurması ve atanması çok küçük bir ihtimaldir. Böylesine rekabete açık olmayan bir kurum kültürü üniversitelerde maalesef kök salmıştır.

Mevcut sistemde akademik atama ve yükseltilmeler için olması gereken objektif kurallar (kriterler) mevcut değildir. Atamalar yukarıda da belirtildiği üzere bir formalite işlemden ibarettir.


 

horizontal rule

[i] Lao Tzu, Tao Te Ching -Yol ve Erdemin Kitabı- İstanbul: Anahtar Kitaplar, 1998. s.56.

[ii]Konfüçyüs Düşüncesinin Temelleri, (Çev:S.Özbudun), İstanbul:Anahtar Kitaplar, 1996.s.121.

[iii]Montaigne, Denemeler, (Çev: S.Eyuboğlu), İstanbul: Cem yayınevi,1989. s. 85.

[iv] Yükseköğretim Kanunu’nun 23. maddesinde yardımcı doçentlerin ataması ile ilgili esaslar şu şekilde belirlenmiştir:

Madde 23-

a-Bir üniversite biriminde açık bulunan yardımcı doçentlik, isteklilerin başvurması için rektörlükçe ilan edilir. Fakülte ve fakültelere bağlı kuruluşlarda dekan,rektörlüğe bağlı enstitü ve yüksekokullarda müdürler;biri o birimin yöneticisi, biri de o üniversite dışında olmak üzere üç profesör veya doçent tespit ederek bunlardan adayların her biri hakkında yazılı mütalaa isterler. Dekan veya ilgili müdür kendi yönetim kurullarının görüşünü de aldıktan sonra önerilerini rektöre sunar. Atama, rektör tarafından yapılır.

Yardımcı doçentler bir üniversitede her seferinde ikişer veya üçer yıllık süreler için en çok 12 yıla kadar atanabilirler. Her atama süresi sonunda görev kendiliğinden sona erer.

b-Yardımcı doçentliğe atanmada aranacak şartlar:

(1)Doktora veya tıpta uzmanlık unvanını veya Üniversitelerarası Kurulun önerisi üzerine Yükseköğretim Kurulunca tespit edilecek belli sanat dallarının birinde yeterlik kazanmış olmak,

(1)    Fakülte,enstitü veya yüksekokul yönetim kurullarınca,biri o dilin öğretim üyesi olmak üzere seçilecek üç kişilik bir jüri tarafından; sınava girenin kendi bilim alanında Türkçeden yabancı dile,yabancı dilden Türkçe’ye 150-200 kelimelik bir çeviriyi kapsayan yabancı dil
sınavını başarmak.”

[v] Akademik Performans Değerlendirme Sistemi (APDS) önerimizle ilgili detaylı bilgi için bkz: C.C.Aktan, “Akademik Performans Değerlendirme Sistemi (APDS) Önerisi.”

Sözkonusu sistemde yardımcı doçentlerin performans değerlendirme ve ölçme kriterleri şu şekilde tespit edilmiştir.

Yardımcı doçentlik ünvanına sahip olmak ve ilk başvurulacak kadroya atanmak için Üniversiteler Arası Kurulun geliştirdiği APDS kriterlerinden asgari (........) puan almış olmak gerekir. Puan hesaplanmasında adayın tüm bilimsel çalışmaları esas alınır.

Yeniden atanma için Üniversiteler Arası Kurulun geliştirdiği APDS kriterlerinden asgari (........) puan almış olmak gerekir. Puan hesaplanmasında adayın tüm bilimsel çalışmaları esas alınır. Yeniden atama başvurusu, ancak bir başka üniversiteye yapılabilir.  Yardımcı doçentler aynı akademik ünvanda yeniden atamaları ancak bir kez yapılır. Bu süre sonunda doçentlik ünvanını elde edemeyenlerin üniversite ile ilişkisi kesilir.

Yardımcı doçentlik için aşağıdaki yabancı dil sınavlarından birine katılmış olmak ve yeteli puan almış olmak  gerekir.

KPDS veya ÜDS:  100 üzerinden en az (.......) puan

TOEFL sınavı :  En az (........) puan

IELTS sınavı:  En az (........) puan